Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçlamasıyla tutuklu bulunduğu davanın ikinci duruşması Silivri’de bulunan Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu kampüsünde görülen duruşmada karar çıktı.
TAHLİYE KARARI
Mahkeme, Özdağ'ın üzerine atılı suçun sabit görüldüğüne kanaat getirerek 2 yıl 4 ay 3 gün hapis cezasına hükmederken, herhangi bir adli kontrol hükmü uygulanmadan tahliyesine karar verdi.
Yaklaşık 5 aydır tutuklu bulunan Özdağ, iddianamenin hazırlanmasının ardından bu dosya kapsamında ilk kez 11 Haziran'da hakim karşısına çıkmış, duruşma bugüne ertelenmişti. 11 Haziran'daki duruşmada Özdağ'ın savunmasını tamamlamasının ardından savcı, Özdağ için 1,5 yıldan 4,5 yıla kadar hapis cezası talep etmiş ve tutukluluk halinin devamını istemişti.
Duruşmayı, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Ankara Baro Başkanı Mustafa Köroğlu, CHP Mersin Milletvekili Hasan Ufuk Çakır, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Hakan Şeref Olgun, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, eski AKP Milletvekili Emin Şirin, eski MHP Milletvekili Nazif Okumuş ve Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır gibi isimler takip etti.
HEM SAVCI HEM MÜTALAA DEĞİŞTİ
Bugünkü duruşmada ise hem savcı hem de mütalaa değişti. Değişen savcı duruşmadaki mütalaasında suçun “zincirleme şekilde” işlendiğini iddia ettiği için Ümit Özdağ hakkında 1 yıl 10 aydan 7 yıl 10 aya kadar hapis talep etti.
ÖZDAĞ: MÜTALAA BİR HUKUK CİNAYETİ
Ümit Özdağ, 10.55 itibariyle salona geldi. Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti. İlk mütalaadan farklı olarak suçun bir de zincirleme şeklinde işlendiği belirtildi. Özdağ'ın üzerine atılı suçtan cezalandırılması ve tutukluluğun devamına karar verilmesi talep edildi. Ardından Özdağ savunmasına başladı:
"İddianame ve savcının mütalaası, hukuk cinayetinin en somut örneklerinden birisidir. Savcı mütalaasında suçlu olduğumun kanıtı olarak, Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nün hazırladığı belgeyi göstermiştir. İmzasız, mühürsüz ve kim tarafından hazırlandığı belli olmayan, istihbarat raporu olarak bile nitelendirilemeyecek bir belgeyi, savcılık kanıt olarak gösteremez."
Savcının mütalaası bir hukuk cinayetidir! Savcılık imzasız, kim tarafından yazıldığı dahi belli olmayan bir kağıt parçası ile beni suçluyor. Savcılık Türk Milleti’ne büyük bir yalan söylüyor!
AKP'lilerin işlediği suçlar için Erdoğan’ı, MHP’lilerin işlediği suçlar için Bahçeli’yi mi sorumlu tutuyorsunuz ki, eski Zafer Partililerin işlediği suç için Ümit Özdağ sorumlu tutulsun.
Kayseri Olayları benim attığım X’ler sebebiyle değil; 27 yaşındaki Suriyeli bir sapığın, 7 yaşındaki yeğenini taciz etmesi sebebiyle gerçekleşmiştir. Bunu kamuoyundan gizleyemeyecekler!” Savcılık hem hiçbir hukuki değeri olmayan, imzasız bir sözde belgeyi dosyaya koymuş, hem de şimdi bu belgenin Ümit Özdağ’ı suçladığını iddia ediyor.
-Sadece, savcının bu hukuka aykırı ve açıkça yalan olan iddiası bile, savcılığın Ümit Özdağ’ı yurttaş değil, düşman olarak gördüğünü ve Düşman Ceza Hukuku uyguladığını göstermektedir.
-Savcılığın bu mütalaası karşısında gerçekten çok öfkeliyim! Hukuk adına öfkeliyim! Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına öfkeliyim. Sovyetler zamanında iktidar önce suçluyu tespit eder sonra suçlamaları oluştururdu. 2025 Türkiye’sinde de benim için durum aynen budur!
-Benim hiçbir x paylaşımım şiddete çağrı yapmadı. Hiçbir x paylaşımım halkı suç işlemeye teşvik etmedi. İddianamedeki x’ler, benim yıllar önce ülkemizin geleceği ve kamu düzenine ilişkin yaptığım paylaşımlardan ibarettir.
-Önemli bir detayı paylaşmakta fayda var. Ne gariptir ki mütalaa ile birlikte duruşma savcısı da değişmiş!
-Türkiye ve Türk Milleti için giriştiğim bu mücadele sebebiyle beni cezaevine geri yollayacaksanız yollayın! Ne yapacaksınız bütün Türkiye’yi mi tutuklayacaksınız! 5 aydır yatıyorum! Yargılandığım suçtan en yüksek cezayı alsam zaten bu kadar yatardım!”
-İnsan biraz utanır, korkar! Bir burada adalet var, bir de Allah’ın adaleti var! Savcılık bu mütalaa ile en temel insan hakkına tecavüz ediyor. Savcılık, ‘Eğer muhalifsen konuşmayacaksın, eleştirmeyeceksin’ diyor! Bu Kuzey Kore modelidir! 7 yıl 10 aya kadar hapis cezası isteniyor. Vicdan gerçekten Allah’ın en büyük lütuflarından biri. Savcılık makamına da öneririm. Ben burada siyasi bir soruşturma çerçevesinde yargılanıyorum. İktidar yanlısı bir siyasetçi olsam bugün burada olmazdım ama ben iktidar yanlısı bir siyasetçi değilim. Sn. Hakim, siz bugün vereceğiniz karar ile 86 milyon insanın yeniden ümitlenmesine ve yargıya güvenmesine vesile olabilirsiniz.
- Dün bir Televizyon programında İran’daki Mossad ajanlarının %60’ının Afgan kökenli olduğunu ifade edildi. İşte benim de yıllardır söylediğim ve kamuoyuna anlatmaya çalıştığım buydu Sayın hakim, eğer bir hukuk devleti olsaydık sizin cesur olmaya ihtiyacınız olmazdı. Ancak siz bugün cesur olmak zorundasınız. Allah yardımcınız olsun!"
Özdağ'ın savunması 45 dakika sürdü. Özdağ'ın avukatının savunmasının ardından duruşmaya bir saat ara verildi. Ümit Özdağ 2 yıl 4 ay hapis cezası verildi, cezaevinde geçirdiği süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verildi."
KARAMAHMUTOĞLU: ÖZDAĞ SİLİVRİ’DE ŞÜKÜR NAMAZI KILACAK
Tahliye kararının ardından Zafer Partisi Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu Silivri'de açıklama yaptı. Karamahmutoğlu, “Burada hem sevinç hem de yine uzun süredir var olan hüzün ve keder bir arada yaşanıyor. Böyle olmasının sebebi uzun zamandır AK Parti döneminde tek adam rejiminde yargının siyasallaşması ve siyasallaşan yargının hem siyasi muhalif partiler üzerinde hem de muhalif toplumsal kesimler üzerinde yargının bir sopa olarak kullanılması üzerineydi. Bu sebepledir ki topluma gözdağı verilmesi için önde gelen siyaset ve düşünce insanları Silivri mapushanesinde ağırlanmakta. Bugün onlardan bir tanesi Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, 5 aylık tutukluluğun sonunda tahliye edildi. Fakat bu bir beraat değil 2 yıl 4 ay ceza aldı. İnsanlar beraate sevinmeleri gerekirken biz bu ceza almışlığımıza daha doğrusu tutukluluğun cezaya daha fazla dönüştürülmemesine sevinir olduk.” dedi.
Karamahmutoğlu, “İçeride değişik siyasi görüşlerden yatmakta olan salt hükümete ve onun politikalarına muhalif oldukları için yatmakta olan başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu olmak üzere diğer tüm siyasi tutuklulara tutuklu ve mahkumlara da özgürlüklere kavuşacağı bugün bizim burada yaşadığımız sevinci yaşayacağı günlere en kısa sürede kavuşmaları dileğiyle.” ifadelerini kullandı.
Özdağ'ın ilk olarak Zafer Partililerin kurmuş olduğu 'otağı'yı ziyaret edeceğini söyleyen Karamahmutoğlu, Özdağ'ın Silivri'de şükür namazı kıldıktan sonra Ankara'ya gideceğini söyledi.
NE OLMUŞTU?
Özdağ, 19 Ocak'ta Antalya'da partisinin İl Başkanları İstişare Toplantısı'nda AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik “Son bin yılda gerçekleşen hiçbir Haçlı Seferi, Erdoğan'ın ve AKP'nin Türk milletine ve Türk devletine verdiği zararı vermemiştir" sözlerinden bir gün sonra Ankara’da gözaltına alınmıştı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne getirilen ve ardından İstanbul Adliyesi’ne götürülen Özdağ, "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Özdağ hakkında 7 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası istenen iddianamede, “İşlediği üzerine atılı Zincirleme Biçimde Basın ve Yayın Yoluyla Halkı Kin ve Düşmanlığa Alanen Tahrik Etme suçundan eylemine uyan TCK'nın 216/1, 218/1,43 madde ve fıkraları gereğince cezalandırılmasına, kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasına mahkumiyeti durumunda, TCK'nın 53. maddesindeki hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, şüphelinin mahkumiyeti durumunda, gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK'nın 63.maddesi uyarınca mahsubuna, şüpheli hakkında ayrıca 5271 Sayılı CMK'nın 325. maddesinin de uygulanmasına karar verilmesi” talep edildi.
Özdağ’ın 2020 ve 2024 yılları arasındaki 28 paylaşımının bulunduğu iddianamede ayrıca, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen başka bir soruşturma kapsamında ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçu kapsamında tutuklanan "Ambargotv" isimli sosyal medya hesabının kullanıcısı Ramin Saeidi ile olan konuşmaları da yer aldı.
Özdağ’ın dosyası 17 Şubat’ta tefrik edildi. "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla 4 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle dava açılan Özdağ’ın bu dosyadaki ilk duruşması 29 Nisan’da Çağlayan’da bulunan İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülmüştü.