CHP Grup Başkan Vekili Ali Mahir Başarır, TELE 1'e özel açıklamalarda bulundu. Başarır, CHP İstanbul İl binasına yapılan polis ablukası ve o gece yaşananları anlattı. Başarır, günlerce uykusuz ve 8 saat susuz kaldıklarını ifade etti. İşte il binasında yaşananları Başarır şöyle anlattı:
Sadece orada bariyerleri gördük. Sadece orada polisleri gördük. Biber gazını gördük. Biz iki gün kaldık orada. İki gün orada uykusuzduk. Yemeğimiz ve suyumuz bittiğinde suyu içeri sokamadık. Ona bile 8 saat insanlar susuz kaldı. İlk kez söylüyorum burada. 8 saat insanlar susuz kaldı. Yemek bulamadık. O gecenin o saatinde kartlarımızı birleştirdik.
"PARAMIZI BİRLEŞTİRİP YEMEK ALDIK AMA İÇERİ SOKMADILAR"
Milletvekilleri bir sandviç buldular, içerisinde incelik bir kaşar. 500 adet bir yerden bulduk. 500 tane b aşka bir yerden bulduk. 500 tanesini 290.000 lira para istediler. Düşünebiliyor musunuz? Suyu bir yerden bulduk. Neyse, paramızı topladık, kredi kartına böldük. Kutu kutu ekmekleri, suları, meyve sularını içeri almadılar. Ardaki mesafe 1 kilometre. Bir miktar onları omuzumuzda taşıdık. Ondan sonra baktı taşıyoruz. Arabanın girmesine izin verdiler. İnsanlara dağıttık. O ne kadar karnını doyurabilir ki?
"BİNLERCE POLİSİN ARASINDA KALDIK"
Ertesi gün kavga dövüş yemek getirtebildik. Biz bunları yaşadık. Bu bir rezalet. Yani bu yüzyılda Türkiye'nin birinci partisi, Türkiye'nin en büyük il binası işgal edilmiş ve tır tır bariyer geldi. Ve operasyona başladıklarında şöyle söyleyeyim. Bakın bir tarafta sağda binin üzerinde polis, solda bin üzerine polis. Site. Orası bir site. Oranın arkasında 3 bin tane polis, yukarıda polisler. Şimdi biz aradayız. Şöyle geliyorlar. Rap,rap, rap... Bir yandan da vuruyorlar kalkanlara tak, tak, tak... Biz 1200 - 1300 kişiyiz. İnsanları sokmak istiyoruz, il binamıza ve bir iş yeri bulduk. Oradan bir kapı. Oradan insanları beş beş içeri sokuyoruz il binamıza.
Nasıl oluyorsa Twitter'a bir baktım o Tolgahan Erdoğan denen utanmaz polise buradan ihbar ediyorum. Şu iş yerinden şuradan Cumhuriyet Halk Partileri milletvekilleri içeri sokuyor diye. 10 dakika sonra polis bir tabur polis oraya geldi. Şimdi bunlar bu davanın tanıkları. Kurultay davası bu. Kurultay davası bu adamların beyanlarının üzerine şekillenmiş.
Pazartesi ne yapacaksınız diyorlar. Düzelecek misiniz? İşte birileri yazıyor. Ne yaptınız? İşte siz kaybettiniz. Biz kaybetmedik. Biz direndik. Benim topum yok, tüfeğim yok, kalkanım yok, tomam yok, gazım yok, silahım yok. Biz orada bir grup partinin milletvekili, sayımız belli, binlerce polise karşı il binamızı koruduk.
Hukuk ölçülerinde koruduk. Ben yenilmedim. Burada yenilen Recep Tayyip Erdoğan ben değilim.
Başarır, diğer yandan Gürsel Tekin'in CHP İstanbul İl Başkanlığı'na kayyım olarak atanmayı kabul etmesine sert tepki gösterdi. CHP'li Ali Mahir Başarır, Tekin'e görevi kabul etmesinin perde arkasında bir tehdit olup olmadığını sordu. Başarır ayrıca bu göreve Tekin'e saray tarafından getirildiğini şu sözlerle ifade etti:
"SARAY TARAFINDAN SANA BİR GÖREV VERİLMİŞ"
Ben görevimin başındayım diyor Gürsel Tekin. Bir görevin olduğu gerçek. Sayın Gürsel Tekin. Senin bir görevin var ama o görevin senin Cumhuriyet Halk Partililik değil. Demek ki başka bir görevin var. Saray tarafından sana bir görev verilmiş.
İktidar muhalefeti bölmek, bölediği zaman tutuklamak, kapatmak gibi bir misyon edinmiş. bu koltuktan kalkmak istemiyor. Ve bir kez daha söylüyorum. Bilmediğimiz şeyler varsa, bak benim bilmediğim şeyler varsa. Bu nedir? Gürsel Tekin çıksın açıklasın bak. Ya da en azından kulağıma söylesin ya başım beladaydı.
Tehdit edildim. Mecbur kaldık. Tehdit aldım. Ailemi bilemem. Tehdit mi edildiniz? Rein mi alındınız? Bilelim bunu. Aklım almıyor. Aklım vallahi almıyor. Olacak şey mi ya?