CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, 23 Nisan 2024’te meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından yeniden gündeme gelen Kanal İstanbul’un deprem ve tsunami riskiyle ilişkisini Meclis gündemine taşıdı.
Emre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.
Emre, önergesinde, Türkiye’nin önde gelen bilim insanlarının ve akademik kurumlarının uzun süredir Marmara Denizi’ni etkileyebilecek tsunami riski konusunda kamuoyunu uyardığını hatırlattı. Emre, özellikle Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi’nin geçmiş depremler sonrası meydana gelen tsunamilere ilişkin verilerini anımsatarak, Kanal İstanbul Projesi’nin bu tür afet senaryoları karşısında ne ölçüde risk taşıdığına dair Bakanlık tarafından yeterli bilimsel değerlendirme yapılıp yapılmadığını sordu.
Emre önergesinde; 1509, 1894, 1963 ve 1999 yıllarındaki depremler sonrası oluşan tsunami etkilerine dikkat çekerek, Kanal İstanbul’un Marmara girişindeki denizaltı heyelanı senaryolarının Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın ÇED raporunda bile “en kritik risk” olarak tanımlandığını belirtti. Buna rağmen kanalistanbul.gov.tr adresinde projenin tsunami riski taşımadığına yönelik ifadelere yer verildiğini vurgulayan Emre, bu çelişkinin bilimsel dayanağını da sorguladı.
Emre’nin önergesinde Bakan Kurum’a yönelttiği bazı sorular ise şöyle:
- Marmara Denizi’nde olası bir tsunami sonrası Kanal İstanbul’un ne ölçüde zarar göreceği konusunda herhangi bir bilimsel değerlendirme yapılmış mıdır?
- ÇED raporunda yer alan tsunami senaryoları neden göz ardı edilmiştir?
- Ülkenin saygın deprem bilimcileri ve akademisyenlerinin uyarılarına rağmen neden kamuoyunu tatmin edecek şeffaf ve bilim temelli bir yaklaşım sergilenmemektedir?
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği ve yüzlerce uzmanın katkı sunduğu ‘Kanal İstanbul Çalıştayı Raporu’ Bakanlık tarafından dikkate alınmış mıdır?
CHP’li Emre, önergesinde “Marmara Denizi’ne yapılacak müdahalelerin bilimsel, şeffaf ve kamu yararı gözetilerek yürütülmesi gerektiğini” belirtti. Kanal İstanbul gibi geniş kapsamlı bir projede, başta deprem ve tsunami olmak üzere afet risklerinin bilim insanlarının uyarılarına kulak verilerek yeniden ele alınması çağrısında bulundu.