Yaklaşık 4 aydır Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'i "tehdit edip hedef gösterdiği" suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması bugün görüldü.

Davada üçüncü kez hakim karşısına çıkacak olan İmamoğlu hakkında, "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret", "tehdit" ve "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek" suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası ve 'siyasi yasak' talep ediliyordu.

1 YIL 8 AY HAPİS CEZASI

Mahkeme, İmamoğlu'nun "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek" suçundan beraatine, "tehdit" suçu yönünden 2 ay 15 gün hapis cezası ile "kamu görevlisine hakaret" suçu yönünden ise 1 yıl 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. İmamoğlu'na toplamda 1 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi.

DURUŞMAYA ÇOK SAYIDA KİŞİ KATILDI

Dilek Kaya İmamoğlu, Selim İmamoğlu, Hasan İmamoğlu, CHP Lideri Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İstanbul Barosu Başkanı Av. İbrahim Kaboğlu, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Erinç Sağkan ile çok sayıda Baro Başkanı, milletvekili ve belediye başkanı duruşmayı izlemek için salonda bulundu.

İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan'ın tutuklu olması nedeniyle müdafiliğini Av. Tora Pekin, Av. Fikret İlkiz ve Av. Hasan Fehmi Demir yapıyor. Silivri'deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu içindeki mahkeme salonunda İmamoğlu alkışlarla karşılandı.

10 bin kişilik ankette dikkat çeken soru! Kılıçdaroğlu’na oy verenler pişman mı?
10 bin kişilik ankette dikkat çeken soru! Kılıçdaroğlu’na oy verenler pişman mı?
İçeriği Görüntüle

DURUŞMA BAŞLADI

10.00'da görülmesi beklenen duruşma gecikmeli başladı. Duruşmada mahkeme başkanı, söz alan İmamoğlu'na “Mütalaaya karşı beyanınızı zaten verdiniz, tekrara düşmeden kısa olsun” dedi.

İmamoğlu ise “Hayır, mütalaaya karşı beyanda bulunmadım. İçinde bulunduğumuz durumu anlattım. Hayat zaten kısa, hayat kadar kısa olacak konuşmam” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu söz alarak şunları söyledi:

“Burada bulunmamızın nedeni sadece panelde söylenen sözlerle sınırlı kalacak değil. Yargılanmamız bile başka bir adreste yapılıyor. Geçen duruşmayı ve konuşmamdaki duyguları hatırlıyorum. Konuşmamı şöyle bitirmiştim, etrafımızda tüm bölgeye yayılma riski yaşanan bir savaş varken iktidarın da tabiriyle ‘iç cepheyi güçlendirmek’ dışında yol yoktur. Bugün artık kimse için başka yol yoktur. Bir ay bile geçmedi ama o sürede dahi şapkayı önüne koyarak değil de tam tersi şekilde olaylar yaşanmasına üzülüyorum.

Kumpaslar, yalanlar üzerinden operasyonlar... İnsanı derinden etkileyen hapis süreçleri ve dahası… Alelacele telaşla bir iddianame daha ortaya çıkıyor. 18 yaşında bir gence yaptığı bir işlemden dolayı ortada sahte bir evrak bile yokken soruşturma başlatılıyor. 18 yaşında bir Ekrem… İlk ifadeye girince savcıya ‘17 yaşında olsam ne yapacaktınız?’ dedim. 'Vasini çağıracaktık’ dedi. 18 yaşındaki Ekrem’e ileride Cumhurbaşkanı adayı olur diye siyasi yasak getirecek bir iddianame hazırlanıyor.

- Zaten bu millet perişan. 12 şehit veriyoruz, bunun nedenini bile sorgulayamıyoruz. Bazı ülkelerde bir can bile değerliyken 12 şehit için mangalda kül bırakmayan insanların çıtı çıkmıyor. Bir LGS sınavında bile adaleti sağlayamıyorlar. Küresel bölgesel yeni ittifaklar kuruluyor. Gerçekten baş döndürücü bir hızla dünya ülkeleri kendini buna hazırlıyor. Bu yeni dönemde Türkiye durdurulamayan, düşürülemeyen enflasyonun, yoksulluğun altında inim inim inliyor. Bana onlarca binlerce mektup geliyor. Dışarıda olan bütün hususları günlük dinliyorum."

SAVCI İLE ARASINDA GERİLİM

Duruşmada İmamoğlu’nun konuşmasının bu kısmında duruşma savcısı, “Bana doğru konuşmayın” dedi. İmamoğlu ise mahkeme başkanına dönerek, “Savcıya bakmak yasak mı?”, savcıya da “Size bakmak yasak mı?” diye sordu. Ardından salonda gerginlik yaşandı, sesler yükseldi. İmamoğlu, “Cevap verir misiniz Sayın Hakim? Yargılanıp yargılanmadığımı anlamaya çalışıyorum” dedi. İzleyiciler İmamoğlu’nu alkışladı.

Gerginliğin ardından beyanına devam eden İmamoğlu, PKK'nın silah bırakma sürecine ilişkin şu ifadeleri kullandı:

“MHP ve Dem Parti’ye sesleniyorum. Bu süreci kendi ikballeri için fırsat gören akıldan kendinizi ayrıştırın. Şeffaf, katılımcı, kucaklayıcı yöntemlerle sürdürülmesini sağlamak açısından adımlar atmalısınız. Bu sürecin barışa ulaşması için hukuksuz uygulamalardan, kayyumlardan vazgeçilmesi zorunluluktur. Bu yönüyle siyaset burada ikbal aramasın. Siyasi müdahalenin cenderesi altında olan insanların hak ettiği muameleyi göreceklerini ve vakti gelince hesap vereceklerini söylemek istiyorum. Gelecek seçimi değil, gelecek nesili düşünenlerdenim. Yine ilan ediyorum, kötülük yapanlara ve kötülere karşı mücadelede bir nefer olarak devam ediyorum. Allah kötülerden, bana iftira atanlardan hepimizi korusun. Bu duruşmanın Çağlayan’dan kaçırılmasından üzüntü duyuyorum.”

İmamoğlu savunmasına şöyle devam etti:

-Benden korkuyorlar ama ben buradayım. Doğru zaman geldiğinde herkes yaptığının hesabını verecektir.

İmamoğlu, Nazım Hikmet’in Davet şiirini okudu:

Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket, bizim.

Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benziyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim.

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu dâvet bizim....

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...

Kaşları çatık yüzü akıl bu akıldan uzaklaştığımızda insanımız huzur bulacaktır. Biz hak yemedik, hakkımızı da yedirmeyeceğiz. Cesaretimiz tamdır. Yargının siyasete aparat yapılmasına karşı mücadeleye devam edeceğim. Gençliğimin de farkındayım, yolumun uzun olduğunun da farkındayım."

İmamoğlu'nun savunması tamamlandı. İmamoğlu'nun savunmasının ardından Av. Fikret İlkiz savunma yaptı.

Karar öncesi İmamoğlu'na son sözleri soruldu. İmamoğlu şunları söyledi:

"Son sözüm şu; Ben bir kişi için tehdidim. Ben tehdit etmem millet tehdit eder. Saygılarımla."

KARAR AÇIKLANDI

Duruşmaya 45 dakika ara verildi. Aranın ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı.

Mahkeme, İmamoğlu’nun İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e yönelik sözleri nedeniyle yargılandığı davada "hedef gösterme" suçundan beraatına karar verdi. İmamoğlu'na "tehdit" suçundan 2 ay 15 gün "kamu görevlisine hakaret" suçundan 1 yıl 5 ay hapis cezası verildi.

Ekrem İmamoğlu'nun Akın Gürlek davası ertelendi
Ekrem İmamoğlu'nun Akın Gürlek davası ertelendi
İçeriği Görüntüle

NE OLMUŞTU?

20 Ocak'ta 'Modern Hukuk ve Yargının Siyasallaşması Paneli'nde konuşan İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e seslenerek şunları söylemişti:

"Sakın bu bana yapılamaz diye kimse düşünmesin, sanmasınlar bu mesele Ekrem İmamoğlu meselesidir, Özgür Özel meselesidir. Bu mesele, Türkiye Cumhuriyeti'nin beka meselesidir. Cem Aydın’ı ifade için çağırıyorsun. Evine baskın yapıyorsun. Senin amacın milletin gözünü korkutmak. Başsavcı sana söylüyorum. Senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına kimse dayanmasın."

Panel devam ederken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu hakkında soruşturma başlatıldığını açıklamıştı.

İmamoğlu'ndan çocuklara söz! 'And olsun ki vazgeçmeyeceğiz'
İmamoğlu'ndan çocuklara söz! 'And olsun ki vazgeçmeyeceğiz'
İçeriği Görüntüle

Kaynak: Haber Merkezi