Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP), 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitinglerinin bugünkü adresi, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun memleketi Trabzon oldu.

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İmamoğlu, memleketinde gerçekleştirilen mitingdeki yurttaşlara, hücresinde yazdığı mektup ile seslendi.

İmamoğlu, "Bugün fiziken yanınızda olamadım ama şunu unutmayın bu böyle yarım kalmayacak" dedi.

İmamoğlu'nun mektubu şu şekilde:

"Kıymetli hemşerilerim, bugün Trabzon’a canım memleketime gözlerimle değil yüreğimle bakıyorum. Her dalgada gökyüzüne savurduğu tuzunu hissedemiyorum. Bunca yıllık hayatımda ilk kez iki bayramda baba kucağıma, ata ocağıma varamadım.

Hele bir eksiklik var ki tarifi zor. Karadeniz’in yiğit evladı kardeşim Volkan Konak’ı uğurlarken orada olamadım. Memleket sevdasından bilirdik biz birbirimizi. Sadece bir sanatçıyı değil, bir yoldaşı, Karadeniz’e kalpten bağlı bir dosttu. Onun cenazesinde olamadım ama bilin ki siz neredeyseniz ben oradayım.

Birlikte çıktığımız yolda ne bir adım geri atarım ne de bu bağı koparırım. Aranızda olamamamın sebebi hukuki bir gerekçe değil siyasi bir hesaptır.

Diploma iptali ile operasyonlarla her gün başka bir davayla yargı kumpasıyla milletin iradesine karşı set çekmek istiyorlar. Milyonların değişim talebini, hak hukuk mücadelesini, eşit adil özgür Türkiye yönünü yok etmek istiyorlar. Neyi yok etmeye çalıştıklarına en iyi kendimi emanet ettiğim milletim, hemşerilerim biliyor.

O yüzden 19 Mart’tan bu yana ülkenin 4 bir yanında meydan meydan çoğalıyoruz. Omuz omuza bu ülkenin en güçlü dayanışmasından birini gösteriyoruz.

Çünkü şuna inanıyoruz: devletin dini adalettir. Bir ülke ancak hukukla güvenle vicdanla ayakta kalır ve adalet sadece mahkemelerde değil, fabrikada, limanda, okulda, köyde, mahallede, yaylada yani hayatın tam ortasında gereklidir. Adaletin, özgürlüğün, çocuklarımıza bırakacağımız güzel günlerin takipçisi olmaya devam edeceğim.

Duyduğum sevgiyi, bağlılığı, hizmet aşkını, ne zindan durdurur ne de yargı sopasının arkasında saklananların baskısı. Onlar zalimliklerini çoğaltsınlar, biz cesaretimizi dayanışmamızı mücadelemizi büyüteceğiz.

Trabzon, Giresun, Rize, Ordu, Bayburt, Gümüşhane, Artvin, Samsun… Bu toprakların insanı toprağı bilir, suyu tanır, emeğin kıymetini unutmaz. Karadeniz doğasıyla olduğu kadar iradesiyle de güçlüdür.

Yıllardır hor görülen ötelenen, yatırım göremeyen bu bölge artık hakkını istiyor. Biz bu bölgenin üreten gençlerinin yürümesini istiyoruz.

Trabzon yeniden Karadeniz’in ticaret kapısı olacaksa bu halkın alın teriyle olacak. Gençler kendi şehirlerinde geleceğini kurabilecekse bu mücadeleyle olacak.

Savcıya tehdit davasında tek tutuklu kaldı
Savcıya tehdit davasında tek tutuklu kaldı
İçeriği Görüntüle

Dereler özgür akacak, yaylalar talana değil yaşamaya açılacaksa, bu irade sayesinde olacak. Buraya yatırım değil vizyon gerek. Hazırız. Karadeniz’in gücünü Türkiye’nin gücüne katacak adımları atmaktan çekinmeyeceğiz. Bu mücadele sadece bir kişinin sesiyle değil milyonların ortak sözüyle yürür. Sizin sesiniz var oldukça ne bu ülkenin umudu eksilir ne de adalet arayışı yarım kalır.

Bugün fiziken yanınızda olamadım ama şunu unutmayın bu böyle yarım kalmayacak.

Birlikte yazacağımız hikayede bu meydan yeniden birleşmenin adresi olacak. Kardeşlerim, biliriz Trabzon’un dalgası ne kadar sert ise inancı da o kadar diridir. Ben o denizin hırçın dalgaları, dağların coşkun rüzgarlarıyla büyüdüm. O dağların kıyıya vurduğu gibi, biz de adaletsizliğin duvarına vura vura önümüzdeki engelleri aşacağız.

Başımızı öne eğdiremeyecekler, bize diz çöktüremeyecekler. Yalçın dağları gibi dik. Karadeniz gibi engin. Hak yemem, hakkımı da yedirmem mücadelesiyle devam edeceğim. İlk günkü aşkla, heyecanla, coşkuyla kazanan biz olacağız.

Her şey çok güzel olacak."

Kaynak: Haber Merkezi