İstanbul Kadıköy’de 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin davanın beşinci duruşması dün görüldü. Duruşmada sanıklardan birinin çocukluk döneminde aldığı kaynaştırma raporunun mahkemeye sunulmak istenmesi gerginliğe neden oldu.
Rapor sosyal medyada da tepki çekerken Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) de konuya ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklamada Minguzzi'nin hayatını kaybettiği olayla ilgili "katile engelli raporu verildi" şeklinde servis edilen iddiaların, kamuoyunu manipüle etmeye ve devlet kurumlarını itibarsızlaştırmaya yönelik dezenformasyon kampanyasının ürünü olduğu belirtildi.
Adli Tıp Kurumunca düzenlenen 7 Mayıs tarihli raporda, sanığın "nitelikli kasten adam öldürme fiilinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğu"nun tespit edildiği bilgisine yer verilen açıklamada, failin Türk Ceza Kanunu uyarınca cezalandırılmasına engel teşkil edecek herhangi bir psikolojik veya fiziksel eksikliğinin bulunmadığı aktarıldı.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Buna karşılık sanık avukatı tarafından dosyaya sunulan belge, cinayetten önce alınmış bir 'kaynaştırma raporu' olup 'engellilik raporu' niteliği taşımamaktadır. Dolayısıyla failin ceza ehliyetini ortadan kaldıran bir durum yoktur. Sosyal medyada dolaşıma sokulan iddialar asılsızdır ve kamuoyunu yanıltmaya yöneliktir. Halkı yanıltıcı bilgileri alenen yayma fiili, Türk Ceza Kanunu'nun 217/A maddesi kapsamında suçtur. Devlet kurumlarını ve yargı organlarını hedef alan asılsız paylaşımlara itibar edilmemesi önemle rica olunur."
Sanık avukatının müvekkiline verilecek olan cezayı indirmek için yaptığı bu hamleye ilişkin DMM'nin neden açıklama yaptığı ve yalanlamaya çalıştığı ise anlaşılamadı.
ENGELLİ VE KAYNAŞTIRMA RAPORLARI ARASINDAKİ FARK NE?
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı Rehberlik ve Araştırma Merkezleri (RAM) tarafından hazırlanan kaynaştırma raporu, öğrencinin özel eğitim ihtiyacını belirlemek amacıyla düzenleniyor. Bu raporla öğrenci, normal gelişim gösteren akranlarıyla aynı sınıfta eğitim görebiliyor ancak bireyselleştirilmiş bir eğitim programına tabi tutuluyor.
Buna karşın, Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş hastanelerde düzenlenen engelli sağlık kurulu raporu, bireyin sağlık durumunu ve engellilik oranını belirliyor.
Ayrıca ceza yargılamalarında da bu rapor, kişinin cezai ehliyetinin olup olmadığının değerlendirilmesinde kullanılabiliyor. Akıl hastalığı, orta-ağır düzeyde zihinsel yetersizlik gibi durumlar söz konusuysa, kişi hakkında ceza indirimi ya da cezasızlık kararı verilebiliyor.