CHP'nin Kasım 2023'te yapılan kurultayına ilişkin iptal davasından günler önce CHP'li 3 isim tarafından eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan ziyaret ve art arda gelen açıklamalar gündeme oturdu. Kılıçdaroğlu'nun 'butlan' kararını kabul edeceğini açıkça beyan etmesi tepkilere neden oldu.
Nefes'ten Deniz Zeyrek'e konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu ile iletişimi koparmadığını, 3 isimle 'davet ederse yanına gideceğini' ilettiğini ifade eden Özel, şunları söyledi:
"BU PARTİ BİR TEK BÖYLE GERİLETİLEBİLİR"
“Bir kriz ortaya çıkmasın diye elimden geleni yapıyorum. Kurultay sonrasında herkese her fırsatta ‘bu tartışmaları sürdürmeyin’ çağrısında bulunuyorum. Ben Genel Başkan olarak yapmam gereken hiçbir şeyi eksik bırakmadım. Ancak işin bu tarafını büyük bir haksızlık olarak görüyorum: Yenilir yutulur olmayan şeyler soruluyor. Örneğin ‘vesayet’ deniliyor. Türkiye görüyor ne kadar hızlı kararlar alıyoruz, neler yapıyoruz. Vesayet altında değiliz. En çok üzüldüğüm konu şu: Bu parti bir tek böyle geriletilebilir.
Bu ekonomik kriz ortamında, AK Parti’nin siyaseten bu kadar yanlış adım atarken, iktidar siyaseten bu kadar panik içinde görünürken, bizim partimiz bir tek böyle akıl almaz bir tartışmayla geriletilebilir.”
"NE BUTLAN OLACAN NE KAYYIM OLACAK"
30 Haziran’da mahkemeden butlan kararı çıkacağına dair bir algı oluşmasına da tepki göstererek şunları söyledi:
“Ne butlan olacak ne kayyım olacak! Olsa dahi partiyi seçilmeyen kimseye teslim etmeyeceğiz. Ancak bu yapılanlar yüzünden olan partiye olacak. Partisini seven kim varsa bu akıl tutulmasından uzak dursun. Aşırı saldırganlığı da aşırı alınganlığı da reddediyoruz. Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Hapisteki arkadaşlarımıza acımıyorlarsa, bu ülkenin geleceğine, gençlerine, yoksullarına acısınlar."
"İMAMOĞLU VE 10 BELEDİYE BAŞKANININ İÇERİDE OLMASI SİYASİ BİR MESELEDİR"
Özel, “Partinin tek gündemi İmamoğlu olmamalı” diyenlere ise şu yanıtı verdi:
“Ekrem İmamoğlu ve 10 belediye başkanının içerde olması, siyasi bir meseledir. Tayyip Erdoğan kendisinden sonraki Cumhurbaşkanı’nı, Cumhurbaşkanı adayımızı, kendisini İstanbul’da üç kez yenen Ekrem İmamoğlu’na darbe girişiminde bulunuyor. Aylardır yapılan yandaş medyaya servis edilen iddialar teker teker çöküyor.
Mücadele sadece onlar için özgürlük mücadelesi değil. Aynı zamanda ekmek mücadelesidir. Türkiye’nin ekmeğini küçülten, çifçinin borcunu büyüten, asgari ücretliyi üç emekliyi iki çeyrek altına muhtaç eden iktidara karşı verdiğimiz mücadeledir. Bu mücadele Ekrem Başkan'ı kurtarabilir, özgürlüklerine kavuşturabilir ve sonra seçimleri kazanabilirsek Ekrem Bey’e adalet getirdiği gibi vergide de mutfakta da gelir paylaşımında da adalet getirecek.”
