CHP Genel Başkanı Özgür Özel Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile görüşme gerçekleştirdi. Söz konusu görüşme sonrasında açıklamalarda bulunan Özgür Özel, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı hakkında söylediği araç tahsisi iddiaları hakkında yaptığı açıklamaları Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yalanlanması hakkında sorulan soruya cevap verdi. Özel “İlk kez Dezenformasyon Bakanlığı'nın yalanlama yapacağız derken üç iddiayı da doğruladığını gördük. Bazen doğruya yalan diyorlar da ama bu sefer doğrulamışlar hakikaten” dedi.
Sözlerine devam eden Özgür Özel “Ben yapılan ödemeyi biliyorum. Ama devlet ne kadarını ödüyor? Aradaki açık nereden ödeniyor? Akın Bey bunların peşindesiniz ya. Bir gün gelecek bir savcı hani o bir kadın tarif ediyor, havuz nasıl yapılacak diye. Hem de çok kötü davranarak üç tane işçiye. Hepsini biliyorum. İsim isim biliyorum. Kurşun geçirmez camları takan çocuklara neler ettiniz biliyorum. Onlar çağırılmayacak mı bir gün?” ifadelerini kullandı.
İşte sorulan soru:
Dün grup toplantısında İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı ile ilgili bazı iddialarda bulunmuştunuz. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden, bununla ilgili bazı açıklamalar geldi. Araç kiralamayla ilgili 2019 yılında terör ve örgütlü suçlara bakan Ağır Ceza Mahkemesi başkanlığındaki görevi dolayısıyla ve İBB ile yapılan işbirliği kapsamında bazı araçlar verilmiştir diye oldu. İkincisi yat, fuarını ziyaretiyle ilgili de Adalet Bakan Yardımcısı olarak katılmıştır. Nezaket gereğidir. Kamunun yerli üretime manevi desteği bağlamında gerçekleştirilmiştir dedi. Ayrıca konutu ile ilgili iddialarınıza da yanıt verdiler. Nasıl değerlendirirsiniz?
Özgür Özel'in cevabı şu şekilde oldu:
İlk kez Dezenformasyon Bakanlığı'nın yalanlama yapacağız derken üç iddiayı da doğruladığını gördük. Bazen doğruya yalan diyorlar da ama bu sefer doğrulamışlar hakikaten. Birincisi biz geldik İstanbul Büyükşehir'i aldık 2019'da 872 tane araç yoktu. Peşine düşünce bunlardan dün listesini gösterdim işte 57 tanesi AK Parti'nin İstanbul İl Başkanlığı'nın emrinde çıktı. İlçe başkanlıklarının, buradaki genel merkezlerinin. İçlerinden bir tanesi de Gürlek'in emrindeymiş. Bunu doğruluyorlar. Opel İnsignia çok pahalı, Opel'in en pahalı arabası.
"EKREM BAŞKAN BUNLARI YAPARKEN BİLE ADALET BAKANLIĞINA KATKIDA BULUNUYOR"
Diyor ki şimdi, o dönemde hemen de terörle mücadeleyle uğraşıyordum da emsal mahkeme başkanlarına emsal mahkemelerin her bir başkanına verilmiş mi? Bir tek kendisine verilmiş. Altına diyor, bugün bile kurumumuzun servis araçlarını İBB veriyor. Çok güzel. Demek ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi siz bize bu kadar düşmanlık yaparken bile, Ekrem Başkanı bunları yaparken bile ihtiyaca uygun, gücü nispetinde Adalet Bakanlığı'na ve adliyeye katkıda bulunuyor.
"ALTINA LÜKS MAKAM ARACI ÇEKMİŞLER"
Ama 2019'da biz geldiğimizde lüks araç tahsislerini kaldırdık. Uğraştık, uğraştık zorla geriye verdi. O zaman emsallerin Fluence'e binecek, Renault Fluence'e binecek. Sen Opel'in en pahalısına bineceksin. Neden? Çünkü o zaman seyyar giyotinsin. Önüne gelenin başını vuruyorsun. Türkiye siyasi tarihinin en tartışmalı davalarının tamamında en olmadık kararları veriyorsun. Altına da lüks makam aracı çekmişler.
"2019'UN İBB BAŞKANI VE İLÇE BELEDİYELERİNE VE ŞİRKETLERE İŞLEM YAPACAK MI?"
Şimdi sorsunlar, aynı listede yer aldıklarından 2019 yılında bir siyasi partiye tahsis edilmiş 57 araç var. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak İBB'nin elindeki bu resmi evrakları isteyip dönemin 2019'un İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'na ve bu tahsisleri yapan ilçe belediyelerine, şirketlere işlem yapacak mı? Gözaltına alacak mı? Tutuklayacak mı? Bir söylesin bakalım. Şunun binde birine belediye başkanı tutukluyorsun. Hem de kendisini aklamaya çalışırken itiraf etmiş. O listenin içinde o da var. E bak o listeye başka neler var. Bak o listeye. Şu kadarını söyleyeyim. O kadar açık net ki dönün Sayın Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'a sorun. Ona da Opel İnsignia vermişler. Aynı araç. Gürlek'e AK Parti'nin genel başkanvekiliyle eş tutmuşlar. İkisine de vermişler. İkisi de yanlış. Ne partiye verilir ne seyyar giyotine verilir öyle lüks bir araç. Ama doğrulamışlar. Devamında evle ilgili diyor ki rutin, her zaman yapılan Bütün herkese verilen gibi söylüyor, bir uygulamamızdır. Boğaziçi ön görünüm içinde, ikinci derece koruma alanında çivi çakmanın yasak olduğu yerde İl Özel İdaresi'nden devrolmuş o zamandan beri elde olan ve bu şekilde kullanılması doğru değil raporları olan yere ilave binalar yaptırarak, çivi çakamazsın, içine havuz yaptırarak bunu yapıyor.
"HEPSİNİ İSİM İSİM BİLİYORUM"
Bir de diyor ki lojman tahsisidir. Bu nasıl bir devlet memuru da boğazı gören yalı gibi yerde hem de hukuka aykırı bir şekilde bu işlemler yapılıyor da açıkça soruyorum. Ne kadarlık bir harcama yapıldı oraya? Ben yapılan ödemeyi biliyorum. Ama devlet ne kadarını ödüyor? Aradaki açık nereden ödeniyor? Akın Bey bunların peşindesiniz ya. Bir gün gelecek bir savcı hani o bir kadın tarif ediyor, havuz nasıl yapılacak diye. Hem de çok kötü davranarak üç tane işçiye. Hepsini biliyorum. İsim isim biliyorum. Kurşun geçirmez camları takan çocuklara neler ettiniz biliyorum. Onlar çağırılmayacak mı bir gün?
"ONLAR TANIK OLMAYACAK MI BİR GÜN? SERT KAYAYA ÇARPTIN DEMİŞTİM"
Onlar tanık olmayacak mı bir gün? Devletin ödediğinin 30 katı tadilat bütçesi nereden fonlanıyor? Bunlara bakacağız. Hadi Hodri Meydan İster misin çıksın senin gibi yetkisiz bir yetkili, memleketin başka yerinden bir başsavcı bu dosyayı incelemeye başlasın, senin halinden neler çıkacak. Ne söylediysek doğru. Ne söylediysek kelime kelime doğru. Kelime kelime de itiraf ediyorlar zaten. O yüzden ben sert kayaya çarptın demiştim. Sert kayaya çarptın demiştim.
Bundan sonra da o sert kayanın ne kadar sert olduğunu görecek. Bu kadar net söylüyorum. Bu üç husus dedin, üçüncüsü neydi? Neyi yalanladı? Şey yat ziyareti, kamu görevlisi olarak yer aldı. Aldığı maaşı 85 yıl alsa, biriktirse binemeyeceği yatı geziyor. Ha. Özelliklerini soruyor, bilmem ne yapıyor, ıvır zıvır. 85 yıllık maaşıyla alamayacağı yatı geziyor, bir de bana milli bilmem ne. Bu milletin o milli falan dediğin işlere, o yatlarda sıra var o yatlarda zaten. Destek olanlar çok bulunur. Sen esas bu milletin acı çektiği, ızdırap çektiği yerlere bir destek olaydın. Sen adaleti katlettin, bu memlekette gençlerin umudunu bitirdiniz, memleketi yaşanmaz hale getirdiniz.
"BUNDAN SONRA BENDEN YANA DA HUZUR YOK BİLSİN"
Bir de utanmadan bilmem kaç milyon dolarlık yata yerli milli muamelesi yapıyor. Hepsini hepsinin teker teker üstündeyim. Benim arkadaşlarımın, belediye başkanlarımın eşiyle uğraşana 500 km öteye zulüm olsun diye anasından öteye yollayana kadını çocuğundan 300 km öteye yollayıp yerde yatırana bundan sonra benden yana da huzur yok bilsin.