CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Filistin sorununu "tarihsel bir tutarlılık ve vicdani bir kararlılıkla" her zaman sahiplendiğini belirterek, Gazze'deki insanlık dramına en sert tepkiyi gösterdiklerini hatırlattı. Filistin'de her gün çocuklar ve kadınların da aralarında bulunduğu yaklaşık 100 kişinin hayatını kaybettiğini vurgulayan Özel, "Tüm endişelerimizi muhafaza ederek Gazze'de ateşkesin sağlanmasından, günahsız Filistinlilerin İsrail kırımından kurtulma ümidinden memnuniyet duyuyoruz" ifadelerini kullandı.
Özgür Özel açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Cumhuriyet Halk Partisi olarak
Filistin sorununu tarihsel bir tutarlılık ve vicdani bir kararlılıkla her zaman sahiplendik.Gazze’deki insanlık dramına en sert tepkiyi gösterdik.
Filistin’de her gün çocuklar ve kadınların da içinde olduğu yaklaşık 100 kişi hayatını kaybediyor.
Tüm endişelerimizi muhafaza ederek Gazze’de ateşkesin sağlanmasından, günahsız Filistinlilerin İsrail kırımından kurtulma ümidinden memnuniyet duyuyoruz.
Açıklanan planda bizim en başından beri hassasiyet gösterdiğimiz bazı hususların yer aldığını görüyoruz.
Gazze’nin İsrail tarafından ilhak edilmeyecek ve İsrail ordusunun geri çekilecek olmasını destekliyoruz.
İnsani yardıma izin verilecek olmasını, Filistinlilerin tehcire zorlanmayacak olmasını ve göçmek zorunda bırakılan Filistinlilere geri dönme imkanı sağlanmasını destekliyoruz.
Rehinelerin serbest bırakılmasını olumlu buluyoruz.
Türkiye barışın korunması için sorumluluk almalıdır. Biz ana muhalefet partisi olarak bunu destekleriz. Filistin’de oluşturulacak bir barış gücünün parçası olmak da buna dahildir.
Hem Hamas’ın hem de Netanyahu kabinesindeki bazı şahin isimlerin plana direnme, süreci zora sokmaya çalışma ihtimali var.
Planın hayata geçmesi için Hamas’ın kabulü önemli. Yoksa, çatışmalar tekrar başlayabilir. Süreci dikkatle takip ediyoruz.
Tüm bunlarla birlikte,
Filistin sorununun çözümü için iki noktanın dikkate alınması gerektiğinin altını çizmeliyiz.Filistin’in geleceğini ilgilendiren her türlü çözüm sürecinde Filistinlilerin yer alması gerekir.
Ve bu sürecin, “İki Devletli Çözüm” talebine engel olmaması gerekir. Nihai çözümün ancak iki devletli bir yapıyla gerçekleşeceğini tekrar ediyor, bu konudaki Birleşmiş Milletler kararını hatırlatıyoruz.
ABD-İngiltere’nin, Filistinlilere sormadan hazırladığı, BM’nin görevini insani yardımların ulaştırılmasına indirgeyen, Gazze'nin başına Irak işgalini desteklemiş Tony Blair’i getirmeyi hedefleyen bu plana ilişkin yaklaşımımızı Aliya İzzetbegoviç'in şu sözleriyle özetleyebilirim:
"Bu adil bir barış değil ama kötü bir barış, süren bir savaştan daha iyidir."
NEDEN TONY BLAİR'A TEPKİ GÖSTERDİ
Trump’ın planına göre Gazze’nin yönetimi Filistinlilere değil uluslararası milyarderler kuruluna bırakılacak. Bu yapının başına Tony Blair’in geçmesi öngörülüyor. Üç yıl sürecek geçiş döneminde karar gücü tamamen bu kurulda olacak, Filistinliler ise yalnızca temel hizmetleri yürüten teknokratlarla temsil edilecek.