RTÜK Başkanı’na açık mektup

Sayın Ebubekir Şahin,

RTÜK Başkanı;

Sayın RTÜK Üyeleri,

Konu:

TELE 1- MERDAN YANARDAĞ - ALEVİLER

Sayın Başkan,

Halkımızın onurlu Sesi TELE 1'i, bu kez de "Alevileri koruyormuş" bahanesi ile karartmak istiyorsunuz.

Böyle, birdenbire "Alevisever" oluşunuz,

Size sempati duyma yerine, başında bulunduğunuz kuruma daha da kuşku duymamıza neden oluyor.

Anlatayım:

Alevilerin de;

"Derdine Dil,

Ağıdına Ses,

Tarihine Işık olan"

TELE 1'e bu nedenlerle defalarca ceza kestiğinizi de biliyoruz.

Alevi Toplumu'nu inciten o cezaların altında Sizin imzanızın olduğunu da biliyoruz.

Hatırlatayım:

MERDAN YANARDAĞ,

Suriye Alevi Soykırımı ile ilgili program yaptı diye ceza kestiniz.

O ceza ile Suriye'de "Alevi ciğeri yiyen canilere cesaret verdiniz...

Aleviler bunu unutmaz...

YANARDAĞ'ın

İdris-i Bitlisi'nin Aleviler için verdiği, Yavuz'un Alevi Kırımı'na yol veren o iğrenç fetvayı Ülkemiz İnsanlarına anlattığı; milyonların ilk kez bir Televizyon'da duyduğu o iğrenç fetvayı bahane ederek ceza kestiniz.

Neydi o zulüm fetvası:

'Alevinin başı kesile, karısı- kızı- malı-mülkü helal kılına'...

Yanardağ Topluma bu gerçeği anlattığı için ceza kestiniz.

Aleviler bunu da unutmaz...

YANARDAĞ'ın

Kılıçdaroğlu'na "Alevi nefreti" ile saldıranlara karşı duruşunu, yorumunu bahane ederek

TELE 1'e ceza kestiniz...

Aleviler bunu da unutmaz.

O kestiğiniz cezalar,

bir yayın organından öte,

Alevi Toplumu'naydı da....

Sayın Başkan,

Alevileri incittiniz...

Çok incittiniz...

Şimdi,

yine Alevileri bahane ederek;

bazı Alevi Örgütlerin yazdığı bir bildiriyi baz alarak;

bu sefer Alevileri "koruyormuş riyası" ile;

yine TELE 1'e

yine Merdan Yanardağ'a ağır ceza keseceksiniz...

Bir taşla birkaç kuş vuracaksınız:

TELE 1'den kurtulacak;

Cesur Gazeteci Yanardağ'ı susturacak;

Alevilere "Şirin" gözükecek,

Sarayın gözüne gireceksiniz...

Biz Aleviler de buna inanacağız?

Öyle mı Sayın Başkan...?

Öyle değil Sayın Başkan...

Neden öyle olmadığını, olamayacağı konusunda Size gönüllü Danışmanlık yapayım:

Önce, bu satırların yazan fukaranın, Alevi Toplumunu iyi tanıyan, hisseden, onların hizmetkarı olan biri olduğumu bilmeniz gerekir.

O Bildiriyi yayınlayan

O Örgütlerin, özellikle Almanya'da kurucularından olduğumu;

Alevi Toplumu'nun "Bin Yılın Türküsü" gibi büyük projelerinin Yazarı-Senarasti-Yönetmeni olduğumu;

"Bin Yılın Türküsü" ile aynı anda, aynı sahnede 1246 Bağlama, 700 Semah Dönen Can ile deyiş söyleyip, semah dönerek Dünyanın en büyük sanat projesininin Genel Sanat Yönetmeni olduğumu biliniz...

Biliniz ki, yazdıklarımın derinliğinin olduğunu bilesiniz ...

Demem o ki,

Alevileri tanıyorum, hissediyorum.

Demek de istiyorum ki,

Aleviler, Sizin birdenbire "Alevisever" olmanızı samimi bulmaz.

Demem o ki;

Ceza vermek için tanık yaptığınız bazı Alevi Örgütlerinin Bildirisi, Alevileri temsil etmiyor...

En başta beni,

O örgütlerin kurucusu, yöneticisi, birçok kurulunda hizmetkarı olan beni bile temsil etmiyor...

O bildiriye itirazımı yaptım.

Rızalığımın olmadığını da yazdım zaten...

Alevilerin, ezici çoğunluğunun da o bildiriye rızalığı yoktur, benim gibi.

Demek istiyorum ki;

Alevilerin,

Sizin, O bildiriyi bahane ederek, TELE 1'i ceza vermenize rızalıkları olmayacağı gibi, müthiş bir karşı duruşları olacağını şimdiden söylüyorum.

Yanardağ'ın TELE 1'deki yorumu:

"Her mezhebin, her milletin olduğu gibi Alevilerin içinden de, Alevilerden de hainler çıkabilir. Alevilerin büyük bölümü temiz, namuslu erdemli insanlardır...",

Sözlerinde, Alevilere hakaret olmadığı gibi toplumsal hassasiyet gözüyle bakıldığında eşitçi, adil bir yorum olduğu gerçeği görülür.

Hiçbir inancın, halkın, toplumun, milletin başka Toplumlara

üstünlüğü olmadığını;

her toplumda iyilerin olduğu gibi, kötülerin de olduğunu ifade ettiğini;

Alevilerin de bunu böyle anlayacak bilgi birikimine, eğitime, tecrübeye, sahip olduğunu biliniz lütfen.

Biz, Aleviler, Toplumlara Çiçekler gibi bakarız:

"Her çiçek güzeldir.

Bir çiçeğin ötekine üstünlüğü yoktur.

Her çiçeğin farklı rengi, farklı kokusu vardır.

Bu farklı çiçeklerden oluşan Bahçe muhteşem olur.

Güzel olur...

Gülistan olur.

Barış Bahçesi olur. "

Bu dizelerdeki gizem,

Alevilerin Türkiye özlemdir...

Sizi, bu Toplumu derinden analiz etmeye davet ediyorum.

Çünkü,

bir Topluma karşı ön yargılı olanların,

O Toplum ile ilgili öngörüsü de yanlış olur...

Sayın Başkan,

Alevileri koruyormuş gibi yaparak TELE 1'e vereceğiniz ceza biz Alevileri incitir...

İtiraz ederiz.

Direniriz...

Merdan Yanardağ'ın ideolojisi kendinedir.

Kendisi bizim için Can'dır.

Değerimizdir.

"Bizim Derenin Taşı ile bizi vurmanıza" seyirci kalmayız...

Sayın Başkan,

Biz, "Gülün Gül ile tartıldığı" bir öğretinin insanlarıyız.

"Gülden terazi tutarlar

Gülü gül ile tartarlar..."

Bu muhteşem sözler,

Kiminin Şah İsmail diye nefret ettiği Türkmen;

Bizim Şah Hatayi diye

gönlümüze aldığımız

Ulu Ozanımızın beyitidır.

(Şah Hatayi'yi en iyi bilen, iyi de yorumlayan Mit Başkanı İbrahim Kalın'dır.

O felsefeye uyup uymadığı ise başka bir hesaptır)

Yine demem o ki;

"Alevi Gizemi,

Ozanın Deyişinde Gizlidir."

"Bir Ben var bende benden de içeri "

diyen Koca Yunus'un içindeki O "Ben"

Aleviliktir, işte...

Yine demek istiyorum ki,

TELE 1'i ve Merdan Yanardağ'ı tartan Terazinizin ayarına güvenimiz yoktur...

Güman duyuyoruz.

Güman ile Güven

bir arada olmaz ...

Onun için, kimi Alevi Örgütlerin Bildirisini baz alarak TELE 1'e ceza vermeniz toplumsal barışa da ceza olur.

Yapmayınız..

Gerçi, Cumhurbaşkanı "Alevi Kardeşlerimize hakaret edenlere gereken yapılacak" diyerek topa girmesi sonrası,

Sizin başka türlü hareket etmenizin 'zor' olacağını da biliyorum....

Kaldı ki,

O bildiriyi yayınlayanları tanıyorum.

Hiçbirinin de TELE 1e ceza verilsin gibi niyetleri

yoktur.

Cezaya onların da karşı çıkacağını biliyorum...

Sayın Başkan,

"Alevilere hakaret " bahanesi ile TELE 1'i karartırsanız topluma inandırıcı olamazsınız.

Ardından

"Türkler'e hakaret etti" bahanesi ile SÖZCÜ TV'yi;

"Kürtler'e hakaret etti" bahanesi ile HALK TV'yi de karatırsanız şaşmayız gayrı. ...

Sayın Başkan Ebubekir Bey,

Konuyu değerlendirirken bu mektubumu "BAZ" alınız.

Bu mektubumun,

Alevi Toplumunun da

Sesi, Duygusu olduğuna inanıyorum.

Bu SES'e kulak veriniz...

Saygıyla...

Necati Şahin

17.09.2025