TV100 yazarı Fuat Uğur’un eylül ayında ‘bazı ajansların kartelleşme ve piyasadaki hakimiyetlerini kötüye kullanma’ hakkında yazdığı haberin gündem olmasıyla kartelleştiği ve haksız rekabete sebep olduğu iddia edilen ID İletişim'in kurucu ortağı Ayşe Barım hakkında soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmanın ardından Serenay Sarıkaya, Deniz Işın ve Nedim Saban ifadeye çağrıldı.

Tekelleşme iddiaları araştırılmaya devam ederken bugün ID İletişim'in kurucusu ve ortağı Ayşe Barım, Gezi Parkı protestolarının "planlayıcılarından" olduğu iddiasıyla hakkında başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alındı.

Barım'a yöneltilen suçlama da "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" olarak duyuruldu. Barım’ın “sektörde tekelleşmeye neden olduğu” iddialarıyla hakkında yürütülen soruşturma sürerken 'Gezi Parkı Direnişi' kapsamında gözaltına alınmasına hukukçular, gazeteciler ve oyuncular tepki gösterdi.

"MODERN CADI AVI"

Tepkilerden bazıları şöyle:

Avukat Hüseyin Ersöz: “Ayşe Barım hakkında başka bir suçtan adli kontrol uygulayıp; 12 yıl önce Gezi Olaylarına katıldığı iddiasıyla ‘darbeye teşebbüsten’ gözaltına almak ancak ‘ortaçağ karanlığında’ yaşanabilecek bir durumdur. Bu yaklaşımın ‘modern cadı avıyla’ eşdeğer olduğu düşüncesindeyim. Hukuk Devleti olan, vatandaşının Hukuk Güvenliği’ni ön planda tutan ülkelerde, Gezi Parkı Eylemleri gibi kitlesel protestolardan bir ‘darbe paranoyası’ yaratılmaz. Bu yaklaşım, hukuki olmaktan uzak olması bir yana, aksine ‘yargı eliyle toplum mühendisliği yapılması’ olarak nitelenebilir.”

Oyuncu Farah Zeynep Abdullah: “Bu öyle böyle değil, inanılmaz bir saçmalık.”

Film eleştirmeni ve gazeteci Şenay Aydemir: "İnşa edilen yeni rejim, şimdi yaptıklarınızın değil geçmişte yaptıklarınızın o zaman olmasa bile şimdi suç olduğunu söylüyor. 'En güçlü' olduğu iddia edilen siması üzerinden oyunculara ve sektöre mesaj veriliyor: Geçtim güncel politik sorunları mahallenizdeki trafik ışıkları hakkında bile söz etmeyeceksiniz."

Oyuncu Levent Üzümcü: "Ayşe’yi gözaltına almışlar. 12 yıl önceki Gezi direnişi nedeniyle hem de! Kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyorlar koca bir toplumla! 79 kişinin katilleri ellerini kollarını sallarken ve sallayacakken hem de!"

Gazeteci Timur Soykan: “FETÖ'cüler sahte delil üretip kumpas kurardı. Artık Saray yargısı buna bile gerek görmüyor.  Arşive bakıp hedef şahıs gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. Soruşturmayı başka konuda açıp sonra gerekçe aramaya başlıyorlar. Ümit Özdağ'dan sonra Ayşe Barım için aynı senaryo işledi. Ayrıca Gezi Direnişi üzerinden herkese gözdağı vermek istiyorlar. Gezi bu ülkenin onurudur.”

Film eleştirmeni ve gazeteci Şenay Aydemir: "İnşa edilen yeni rejim, şimdi yaptıklarınızın değil geçmişte yaptıklarınızın o zaman olmasa bile şimdi suç olduğunu söylüyor. 'En güçlü' olduğu iddia edilen siması üzerinden oyunculara ve sektöre mesaj veriliyor: Geçtim güncel politik sorunları mahallenizdeki trafik ışıkları hakkında bile söz etmeyeceksiniz."

Saatler 10 Kasım 1938'de 9'u 5 geçe durdu! Minnetle, özlemle...
Saatler 10 Kasım 1938'de 9'u 5 geçe durdu! Minnetle, özlemle...
İçeriği Görüntüle

Nesrin Nas: "Ayşe Barım gözaltına alınmış. Gerekçe Gezi. Menajerlikten bir şey bulamayınca Gezi’den gözaltına alınmış. İnsan şaşırıyor diyeceğim ama galiba o aşamayı çoktan geçtik."

CHP'li Sezgin Tanrıkulu:  "Ayşe Barım’ın gözaltına alınmasındaki hukuki vehamet; 

-Çeşitli soruşturmalar nedeniyle yüzlerce kişinin gözaltı kararını veren ve gözaltı kararını alırken açıklama yapma gereği duymayan Başsavcılık, Ayşe Barım’ın gözaltına alınmasını bir basın açıklamasıyla duyurdu. 

-Açıklamada Ayşe Barım’ın 2013’teki Gezi nedeniyle gözaltına alındığı ifade ediliyor.

-Açıklama okunduğunda, açıklamanın kendisi bizler için hiç yabancı değil. 

-Bu açıklama, Gezi iddianamesinden ve gözaltı işlemi yapanların karar alma süreçlerinde yer verilen Gezi kararından alınmış. 

-Başsavcılığın açıklamasında, Ayşe Barım’ın kurucusu olduğu ajansa bağlı oyuncularla yapmış olduğu telefon görüşmelerine atıfta bulunulmuş olması. 

-12 yıl önce gerçekleşen sivil bir itiraza, adı başka bir iddiayla gündeme gelmiş yurttaşın, Gezi nedeniyle de araştırılmış olması, telefon kayıtları bilgilerinin bu nedenle incelenmesi.

*Gezi nedeniyle, Ayşe Barım gibi, birçok kentte hakkında soruşturma başlatılan, dava açılan ve beraat eden birçok yurttaş var; İstanbul Adliyesi’nden çıkan kararları da var. En son Çarşı Grubu’na açılan Gezi Davası bunun somut örneğidir. 

*Gezi nedeniyle verilmiş AİHM Büyük Dairesi kararı var. Kararda bu dönem de değerlendirilmiş,  toplantı ve gösteri yürüyüşü, ifade özgürlüğü hakkı çerçevesinde tespit yapılmıştır. 

*Bu karara da şu anda soruşturmayı yapanlar tarafından uyulmamıştır. Benzer nitelikte birçok Anayasa Mahkemesi kararı vardır. 

*Bu gözaltı işlemi geçmişe dönük yeni bir “Cadı avının” başlatıldığının da işaretidir. 

*Ayşe Barım kendisine dair iddialara ilişkin ifadeye davet edilmemişken, Gezi nedeniyle gözaltına alınması başka bir sürecin, siyasiler dışında; sivil toplum, aktivistler ve yurttaşlar bakımından da başlatıldığını ortaya koymaktadır. 

Umarım böyle değildir. 

Başsavcılığın Ayşe Barım’ın gözaltı kararıyla ilgili açıklaması:
"Şüpheli Emine Ayşe Barım isimli şahıs hakkında, şüphelinin Gezi Parkı olaylarına iştirak ettiğine dair son dönemdeki yazılı ve görsel basında iddiaların yer alması üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımızca resen soruşturma başlatılmakla yapılan gerek söz konusu dosya gerekse de yeni araştırmalar sonucunda gelinen aşama itibariyle özet olarak, şüphelinin olaylardaki rolü, açıklanan ve kamu davasına dönüşen davanın firari sanıklarından Memet Ali Alabora'yla ve Memet Ali Alabora isimli şahsın başka bir şahısla yaptığı 1 adet tape görüşme içeriğinde gezi olayları kapsamında sanatçılara ilişkin Gezi parkında bir bildiri yayınlanması konusunda fikir alış verişinin yapıldığı, devam eden görüşme içeriklerinde bu aşamada henüz içeriği tespit edilemeyen bildirinin kendilerine zarar verebileceği, eylemlerin daha aktif bir şekilde gerçekleştiği zaman yayınlanması gerektiği kanaati oluşturularak neticelendirildiğinin görüşme içeriklerinden anlaşılması, şüphelinin  söz konusu dava sanıklarından Mehmet Osman Kavala, Çiğdem Mater Utku ve Memet Ali Alabora ile olaylarla ilgili yoğun iletişiminin bulunduğuna dair tespitler, şüpheli hakkındaki analiz çalışmalarında Gezi Parkı Olaylarının başlangıç tarihi aralığında şahsın sahibi olduğu ID İletişim Danışmanlık A.Ş. isimli firmasına bağlı sanatçılarla 29 Mayıs 2013 - 02 Haziran 2013 tarihleri arasında yaptığı dönemde bahse konu sanatçıları Gezi Parkı olaylarına katılması için yönlendirdiği yönündeki değerlendirmeler, ayrıca bizzat kendisinin de firmasına bağlı sanatçılarla birlikte olaylara katıldığına dair tespitler, bir arada nazar alındığında daha önce kamu davasına konu olan ve yukarıda isimleri zikredilen diğer şahıslar gibi olayların planlayıcılarından olduğu anlaşılan şüpheli Emine Ayşe Barım hakkında Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme suçundan verilen gözaltı kararı kapsamında 24 Ocak 2025 tarihinde yakalanarak gözaltına alınmıştır. Şüphelinin evi ve iş yerlerindeki arama işlemleri devam etmektedir. Soruşturma ayrıntılı olarak devam edecektir."

Kaynak: Haber Merkezi