CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin MYK toplantısının ardından bir basın toplantısı düzenledi. İBB’ye yönelik operasyonlara ve CHP’li belediye başkanlarının gözaltına alınmasına tepki gösteren Yücel şunları söyledi:

“Bu ülke pek çok iktidar gördü ama AKP kadar hukuktan ayrılan, koltuklarını korumak uğruna memleketi böylesine büyük bir ateşin içine atan bir iktidarı görmedi…

Büyükçekmece Belediye Başkanımız Hasan Akgün, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanımız Hakan Bahçetepe, Avcılar Belediye Başkanımız Utku Caner Çaykara, Ceyhan Belediye Başkanımız Kadir Aydar, Seyhan Belediye Başkanımız Oya Tekin, Parti Meclisi üyemiz Baki Aydöner, geçmiş dönem milletvekilimiz Aykut Erdoğdu, Beşiktaş, Avcılar ve Büyükçekmece Belediye Başkan Yardımcıları… 

Madde bağımlılığından kurtulan genç anlattı: Artık toz şekere ulaşmak kadar kolay
Madde bağımlılığından kurtulan genç anlattı: Artık toz şekere ulaşmak kadar kolay
İçeriği Görüntüle

2 gün önce gerçekleştirilen ve 6'ncı dalga adını verdikleri, şafak operasyonunda gözaltına alınan isimlerden sadece bazıları… 

“YAPILAN ŞU; ÇAMUR AT, İZİ KALSIN”

Bitmeyen bir operasyon dizisi, gün aydınlanmadan başlatılan gözaltılar... Hep aynı senaryo. Gözaltına alınan isimlerle ilgili, başta TRT olmak üzere yandaş medyada hemen birtakım iddialar aktarılmaya başlanıyor. Yıllardır müfettiş denetiminden geçen belediye başkanları ve belediye bürokratları daha ifadeleri bile alınmadan yandaş medya aracılığıyla yargılanıyor, kesiliyor, biçiliyor, itibarsızlaştırılıyor ve mahkûm ediliyor. Kasalardan milyonlar çıktı deniliyor, yalan. Mermiler bulundu deniliyor, yalan. MASAK raporu var deniyor, yalan. Yapılan şu... Çamur at, izi kalsın.

“YENİLGİYİ HALA HAZMEDEMEDİLER”

Bu yapılanların, bu yaşananların iktidarın CHP’li belediyelere karşı yürüttüğü ‘silkeleme’ stratejisinin bir parçası olduğunu hepimiz biliyoruz.  31 Mart 2024 Yerel seçimlerinde aldıkları yenilgiyi hala hazmedemediler. 2019 ‘da kaybettikleri İstanbul’u, Ankara’yı, Adana’yı, Mersin’i geri kazanamamayı, üstüne Bursa’yı, Balıkesir’i, Manisa’yı, Denizli’yi kaybetmeyi hazmedemediler. Cumhuriyet Halk Partisinin Yerel yönetimler eliyle halka dokunmasını, kent lokantalarıyla, kreşlerle, öğrenci yurtlarıyla, emekliye pazar desteği paketiyle, evlilik desteğiyle, yenidoğan desteğiyle, askıda fatura uygulamasıyla, sosyal yardımlarla halkın sorunları çözmesini, dertlerine derman olmasını hazmedemediler. 

31 Mart yerel seçimlerinin hemen akabinde 'Tasarruf tedbirleri genelgesiyle', 'Belediyelerin İller Bankası gelirlerinin kesilmesiyle', 'belediye kreşlerini kapatma girişimleriyle' başlayan süreç, aslı astarı olmayan iddialarla Belediye Başkanlarının gözaltına alınmasıyla, tutuklanmasıyla devam ediyor.     

AKP iktidarı kendisini eleştiren, hatta eleştirme potansiyeli olan herkesten korkuyor. Dün Antalya'da keplerini atan, yasak tanımayıp mezuniyetlerini meydanda kutlayan gençlerden korkuyorlar. Aylık 14 bin lirayı reva gördükleri emekliden korkuyorlar. Geçinemeyen işçinin, atanmayan öğretmenin tepkisinden korkuyorlar.”Traktörleriyle yollara düşen çiftçiden, köylüden korkuyorlar. Ülkedeki hukuksuzlukları eleştiren iş insanlarından, sicil toplum kuruluşlarından korkuyorlar. Yargıyı alet ettikleri, siyasi operasyonlarla sorunların ve gerçeklerin üstünü kapatacaklarını düşünecek kadar da çaresizler ve zavallılar.

"MİLLET İRADESİ 75 GÜNDÜR TUTSAK"

Millet iradesi 75 gündür tutsak. Biri 2014’de Beylikdüzü’nde, ikisi 2019’da İstanbul Büyükşehir’de ve son olarak 2024’de yine İstanbul Büyükşehir’de olmak üzere AKP’yi ve Tayyip Erdoğan’ı tam 4 kez yenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sn. Ekrem İmamoğlu 75 gündür tutsak. 31 Mart 2019’da anasının ak sütü gibi helal 13 bin oy farkla kazandığı seçimi iptal ettiler, 23 Haziran’da bu kez 800 bin oy farkla kazandı. 5 sene önce YSK eliyle seçimi iptal edenler, 19 Mart’ta içi boş, tamamen siyasi bir soruşturmayla bu kez Sn. İmamoğlu’nu Silivri zindanına gönderdiler. Bakın senaryo değişmedi. Senaryo aynı. Sadece aktörleri değişti. Dün YSK eliyle, bugün yargı eliyle…Amaç belli, hedef belli, niyet belli. Ekrem başkanı seçime sokmamak… Çünkü Sayın İmamoğlu ile mert bir şekilde yarışmaya cesaretleri yok. Korkuları o kadar büyük ki, Hiçbir hak ve yetkileri olmadığı halde Sayın İmamoğlu'nun görüntüsünü, ses kayıtları ile afişlerini yasakladılar.

Önce 'Free İmamoğlu' afişini 15 Temmuz Şehitlerimize Köprüsüne asan vekillerimiz hakkında soruşturma başlattılar. Sonra Diyarbakır'ın tarihi surlarına İmamoğlu'nun posterini asan CHP'lilere para cezası verdiler, posteri apar topar indirdiler. Yetmedi, İstanbul Esenler mitingimizde alana 'İmamoğlu'na özgürlük' posteri ile girmek isteyen CHP Gençlik Kolları üyelerimizi engellenmek istediler. Yasaklarla mücadele edeceğiz diye iktidara gelenler, 

Konu iktidarlarda kalmak olunca, Yasaklar ve hukuksuzluklar konusunda adeta uzman kesildiler. Buradan AKP iktidarına seslenelim. Sizin anlamadığınız şudur; Bu mücadele sadece İmamoğlu ile ilgili bir mücadele değil. Bu mücadele 86 milyonun haklarının, özgürlüklerinin onurlu mücadelesidir. Sayın Ekrem İmamoğlu sizin baskıcı, sansürcü ve yasakçı zihniyetiniz karşısında özgürlüklerin, direnişin ve hak, hukuk, adalet taleplerinin sembol ismidir. Ne yaparsanız yapın,  Sayın Ekrem İmamoğlu'nun halkla kurduğu bağı koparamazsınız. Milletle olan diyaloğunu kesemezsiniz. Ekrem İmamoğlu’nun şahsında özgürlük isteyen, adalet isteyen milyonları susturamazsınız, engelleyemezsiniz."

Çünkü biz 86 milyon vatandaşımıza karşı duyduğumuz büyük bir sorumlulukla önce niyete bakarız sonra samimiyet ararız.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kaynak: HABER MERKEZİ