Fikret URPER

Helenistik çağda Bergama Krallığı’nın Marmara Denizi’nden Antalya’ya kadar uzanan bölgede hüküm sürdüğü; zenginliğin, sanatın ve kültürün yoğun yaşandığı dönemlerden Roma İmparatorluğu’na, daha sonra Doğu Roma’nın hâkimiyetinde geçen yıllara, ardından Karesi Beyliği’ne ve daha sonra Osmanlı sınırları içerisinde kalan Bergama, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluş mücadelesinde de aktif görev almıştır. Kuzey Ege’nin dünyaca tanınan tarih ve kültür şehri olmuştur.

Tarihini merak edenler her türlü kaynağa rahatlıkla ulaşabilecekleri için ben sizi sıkmadan bu şehirde gezdirmek isterim sizde aynı düşüncede iseniz, haydi önden buyurun o zaman.

Sabah kahvaltısını son dönemlerde popüler olan ama bir o kadar da lezzetli olan Eşref ya da İbrahim Amca’da yaptıktan sonra, yediklerinizi eritmenin en güzel yolu yürüyerek eski bir Rum mahallesi olan Kale Mahallesi’ne çıkmaktır. Sokaklarını keşfedin; virane yapılar, içinde yaşanılan özensiz tadilat yapılmış evler, özenle restore edilmiş yapılar, butik oteller, restoranlar ve birkaç kafe ,taş yapıların arasında size keyifli bir tarihe yolculuk yaptıracaktır. Oradan binin teleferiğe; daha önce gitmediyseniz Bergama Krallığı’nın başkentliğini yapmış Kale’yi ziyaret edin.

Acıktınız mı? İnin şehrin eski bölümüne; meşhur Bergama köftesi ile çığırtmayı tatmadan kalkmayın. Yemek sonrası yorgunluk çöktü, değil mi? Tamam, o zaman geçin Arasta’ya. Çınarlı Kahve’de asırlık ulu çınarın altında suyunuzla birlikte kahvenizi yudumlarken günün devam edeceğini unutmayın. Sakın gevşemeyin, daha çok keşif var.

Kahvenizi içtikten sonra biraz Arasta’ya göz atın isterseniz. Daha sonra gelmişken hemen yakınlardaki Roma tapınağı olan Kızılavlu’yu ziyaret edin. Hava da o kadar güzel ki insan yürümeye doyamıyor ama biraz da yoruldunuz sanki ? Bugünlük yeter diyelim ve bir an önce Kale Mahallesi’ndeki kalacağınız taş butik otelinize gidin. Odanıza yerleşip biraz dinlendikten sonra güneşin batışını elinizdeki güzel bir içecekle seyredin. Akşam yemeği için Kale Mahallesi’ndeki restoranlar ve çevresi sizi alıp geçmişe götürecektir. Artık derin ve kesintisiz bir uyku bekliyor sizi.

Sabah kahvaltınızı aldıktan sonra haydi bakalım; önünüzde görmenizi bekleyen zengin bir Arkeoloji Müzesi ile eczacılığın babası Galenos’un da yer aldığı, “ölümün girmediği” Asklepion var. Tıbbın simgesi yılanlı sütunun da bulunduğu bu şifa merkezinde dünyada ilk kez terapiler uygulanmıştır.

Bu arada öğle yemeğinin süresini biraz kaçırdınız gibi olsun; hemen dün doyamadığınız o köftelerden yemek için adresi biliyorsunuz artık. Yemek sonrası gitme vakti yaklaşırken kahvenizi yine Arasta’da aldıktan sonra, biraz da Bergama’nın meşhur tulum peynirinden, leblebisinden, tahin ve susamlı helvasından, zeytinyağından almazsanız sizi bekleyenleri üzersiniz.

Onu herkes sesinden tanıyor! Doğum günü şarkılarını söyleyen sanatçı bu kez kamera karşısında
Onu herkes sesinden tanıyor! Doğum günü şarkılarını söyleyen sanatçı bu kez kamera karşısında
İçeriği Görüntüle

Bergama1