Commerzbank, Türkiye’nin en yakından takip ettiği başlıklardan biri olan döviz kurları için yeni tahminlerini açıkladı. Banka, doların 2025 sonu itibarıyla 44 TL’yi göreceğini, 2026’da ise 47 TL’ye ulaşacağını öngörüyor. Euro/TL içinse tablo daha da çarpıcı: 2026 eylülünde 56 lira seviyeleri.
Tahminler Neden Yükseldi?
Aslında bu sorunun yanıtı tek bir faktörde gizli değil.
Enflasyon hâlâ Türkiye’nin en yakıcı gerçeği. Çift hanelerde kalmaya devam eden fiyat artışları, kurun yukarı yönlü baskısını sürekli diri tutuyor.
Faiz politikası ise belirsizlik taşıyor. TCMB’nin attığı sıkılaştırma adımlarına rağmen yabancı yatırımcının güveni tam sağlanabilmiş değil.
Dış finansman ihtiyacı artıyor. Türkiye’nin yüksek cari açığı, döviz talebini canlı tutuyor.
Bu üçlü tablo, Commerzbank gibi yabancı kurumların TL’nin değer kaybı beklentisini güçlendiriyor.
Psikolojik Eşikler
Dolar için 40 TL uzun zamandır konuşuluyordu. Şimdi hedef 42–44 aralığı. Euro’da ise 50 TL psikolojik sınır. Bu rakamlar yalnızca matematik değil, aynı zamanda beklentilerin yönlendirici etkisini taşıyor. Çünkü kur beklentisi yükseldikçe, şirketler ve bireyler döviz talebini artırıyor; bu da bir kısır döngü yaratıyor.
Yabancı Tahminler Ne Kadar Gerçekçi?
Şunu unutmamak lazım: Commerzbank’ın bu öngörüleri, kesinlik değil “senaryo” niteliğinde. Türkiye’de ekonomi yönetiminin atacağı her adım, bu senaryoyu değiştirme potansiyeline sahip. Ancak geçmişe baktığımızda, çoğu zaman yabancı bankaların kur tahminleri fazlasıyla iyimser bile kalabiliyor.
Vatandaş Ne Yapmalı?
Küresel raporlar, ekonomi sayfalarında tartışıladursun, sokaktaki yurttaşın gündemi daha net: “Maaşım erimeyecek mi, borcumu nasıl çevireceğim?” Döviz kurları, doğrudan mutfaktaki fiyatlara yansıdığı için bu tahminler bir anlamda soframızdaki ekmeğin boyutunu da belirliyor.